14 Kasım 2013 Perşembe

sihirli küre

http://falbak.biz.tr/ Katkılarıyla Von Neumann’m kendi kendini üreten otomat16 üzerine yazdığı tezinin özünü bu fikirler oluşturuyor. Neumann kusurlu parçalardan yapılmış robotlarla çoğalma sürecinin tamamlanabileceğini göstererek büyük katkı sağladı. Bu yaklaşım von Neumann zamanının bilimsel yapılanmasında elbette çok büyük ihtilaflar doğurmadı. Çoğalma konusuna iki ana noktada itiraz geldi. İlkini von Neumann’m kendi sözlerinden inceleyelim: “Eğer otomat bir diğer otomatı imal edebiliyorsa, ebeveynden mamule doğru giderken istenmeyen durumlarda (komplikasyonlarda) bir azalma olması gerekir. Yani, A B’yi üretebiliyorsa, A’nın bir şekilde B’nin eksiksiz bir tanımını içermesi gerekir. Bu bağlamda, bir otomat diğer bir otomatı oluştururken kesin bir dejenerasyon eğilimi yani karmaşıklıkta bir azalma beklenmelidir.” Bu oldukça bozguncu bir eleştiri, çünkü günlük hayat deneyimiyle tamamen çelişiyor gibi görünüyor. Canlı yaşamı daha az karmaşık organizmalar basitleşiyor değildir, aksine giderek daha da karmaşıklaşmaktadır. Von Neumann’m otomatın “komplikasyonu” diye adlandırdığı şeyin, otomatın içerdiği bilgiyle ilgili olduğunu aklımızın bir köşesine yazalım. Yani bir otomat ne denli karmaşıksa, onu en uygun şekilde tanımlamak için daha fazla bilgi ikili sayısı (bit) gerekmektedir. Bu arada, biyolojik çeşitlilikten (komplikelilik) pek çok farklı şekilde bahsedilir, bunları ın ilerleyen bölümlerinde inceleyeceğiz. Kendini yeniden üretme görüşüne gelen ikinci temel eleştiriyse bir öncekiyle bağlantılıdır. Ancak bu defa eleştiri sadece deneyimle değil, mantıkla da çelişiyor. Eğer A, diğer makineyi, B’yi üretecekse, B’nin A’da ilk başta bir şekilde muhteva edilmesi gerekir gibi gözüküyor. Ancak şimdi de B’nin C’yi üretmek istediğini düşünelim. Bu demektir ki C, B’de muhteva ediliyor, fakat B, A’da muhteva edildiğine göre, C zaten A’da muhteva ediliyor olmalıdır. Hâlâ başınız dönmüyor mu? Özünde söylemeye çalıştığımız şey şu; eğer bir şeyin yüzler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder